NewsIgnifer
NewsIgnifer Menu
  • Çerezler ve Gizlilik İlkeleri
  • Checkout
  • Cookie Policy (EU)
  • Hakkımızda
  • Kullanım Koşulları
  • Login/Register
  • My account
  • Reklam & İletişim
  • Sample Page
  • Sürdürülebilirlik
  • Takip et
  • Teşekkürler
  • Yeşil Enerji, Enerji Hisseleri, Yeşil Endeks, Sürdürülebilirlik, Yeşil Ekonomi
  • Yeşil Haber Ekip
  • Yeşil Haber Yazarlar
  • Yeşil Haber’de en çok okunan 100 makale
  • Yeşil Haber’de öne çıkanlar
NewsIgnifer Logo

Search

Sanko Enerji

Türkiye’nin jeotermal sayesinde ciddi bir sondaj tecrübesi oluştu

Sosyal sorumluluk projesi kapsamında tüm maliyetleri Sanko Holding tarafından karşılanan ve Manisa’nın Salihli ilçesi Kurtuluş mahallesinde yapılan Kurtuluş Çarşısı törenle hizmete girdi. 1094 metrerakesi kapalı olmak üzere toplam 9 bin 865 metrekare alanda yapılan çarşıda 13 dükkan 1.735 m2 pazar alanı, 7 adedi engelli otoparkı olmak üzere 65 araçlık misafir otoparkı, 13 adet pazar otoparkı, 10 adet motosiklet, 18 adet bisiklet parkı ve 1300 m2 peyzaj alanı yer alıyor. Çarşı alanı içinde ayrıca çocuklar için de Sosyal Etkileşim Merkezi hizmete girdi. Merkezde yapılacak etkinliklerle başta jeotermal olmak üzere yenilenebilir enerji alanında yöre halkında farkındalığın artırılması hedefleniyor.

Açılışın ardından Sanko Enerji Grubu CEO’su Hakan Yıldırım, Sanko Enerji Jeotermalden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Sedef Karagöz ve Sanko Enerji Jeotermal Santraller İşletme ve Şantiye Yapım Müdürü Koray Fuat Hamut tarafından, Sanko Enerji’nin bölgedeki jeotermal yatırımları hakkında bilgi verildi.

CEO Hakan Yıldırım, Türkiye’nin jeotermal enerjide 1600 MW kurulu güçle Avrupa’da birinci, dünyada ise dördüncü sırada yer aldığına dikkat çekerek, “İş olan yerde bir şekilde yetkinlikler de gelişiyor. Burada o kadar çok sondaj yapıldı ki, bölgede ciddi bir yetkinlik oluştu. İnsanlar yabancı firmalarla çalışarak bilgi ve tecrübe kazandı. O yetkinlik Karadeniz’de yapılan doğalgaz sondajlarında etkisini gösteriyor. Burada kazanılan mühendisliğin büyük etkisi var. Çünkü burada jeotermal için gereken mühendislik petrol ve doğalgazda da aynı. Bir süre sonra bu tecrübenin sağladığı farklı alanlarda başarı hikayeleri oluşacak” diye konuştu.

“Bilimsel temeli olmayan korkular var”

Bölgede özellikle Salihli ve Alaşehir ilçelerinde yoğunlaşan jeotermal santrallerin çevreye, tarıma ve doğal hayata etkisini ve yöre halkının gösterdiği tepkileri de değerlendiren Yıldırım, jeotermal enerjinin bölgede ilk gelişmesi aşamasında birkaç sahada olumsuz örnekler meydana gelmiş olabileceğini ancak bu konudaki mevzuatın son derece katı olduğuna dikkat çekti. Yıldırım, yerin altındaki bir akışkanın kapalı devre sistemiyle dışarıyla hiç temas etmeden devir daim yaparak enerji üretildiğini bunun kalorifer kazanındaki yöntemle aynı olduğunu belirtti.

Yıldırım şöyle konuştu: “Yerin altından çıkan neticede bir nükleer atık değil, içinde çözünmüş madenlerin de olduğu sıcak su. Kapalı devre sistemi ve doğru teknolojiyle gerekli önlemleri de alarak çalıştırdığınızda riski sıfırdır. Jeotermal Türkiye’nin önemli bir kaynağıdır. Çünkü sürdürülebilir bir kaynaktır. Şirketlerin tecrübesi ve ilerleyen teknoloji artık bunun temiz şekilde yapılmasına imkan veriyor. Jeotermal açısından son derece zengin bir havzadaki bu değerin ülkemizin ve ekonominin yararına mutlaka kullanılması lazım. Bölge halkına bunun iyi anlatılması lazım. Çünkü bazen bilimsel temeli olmayan korkular da oluyor.”

“Yenilenebilir enerjinin teknolojisine odaklanmamız lazım”

Sanko Enerji CEO’su Hakan Yıldırım, önümüzdeki 100 yılın enerji yüz yılı olacağını belirterek, bunun içerisinde yeşil hidrojen, elektrik depolama, yapay zeka, sanal gerçeklik gibi kavramların olacağını ifade etti. Fosil yakıt alanında yeni bir konunun kalmadığını belirten Yıldırım, şu görüşleri dile getirdi: “Bu yüzyılda yenilenebilir enerji hobi olmaktan çıkıp gerçek bir iş alanı hatta bir zorunluluk ve milli güvenlik meselesi olacak. Bugün ülke olarak rüzgarda yüzde 60 yerlilik oranına ulaşırken, güneşte ise polisilikondan itibaren tüm üretim sürecini yerlileştirerek yeni enerji çağına çok hazırlıklı giriyoruz. Ama bunun için yapmamız gereken şeyler bitmiyor maalesef. Bunu referans alıp sıçrama yapmak ve bunun teknolojisine daha fazla ilgi göstermek lazım.

“Öncelik kapasite artışına verilmeli”

Yıldırım rüzgar ve güneşte yeni kapasitelerin YEKA ihaleleri yerine kapasite artışlarıyla gerçekleştirilmesi gerektiğini şu sözlerle savundu: “YEKA’larda yarışma mantığıyla fiyatlar çok düşüyor. Oysa santral yatırımcılarına kendi sahaları içinde kapasite artış izni verilse daha hızlı gelişme olur. Bu sahalarda altyapı zaten hazır. Örneğin biz Sanko olarak kendi santrallerimizin ruhsat sahası içinde 400 MW daha rüzgar yapabiliriz bunun üzerine 300 MW hibrit güneş koyabiliriz. Bize bu kapasite artışı verilse birkaç yıl içinde 700 MW ilave kapasite kurabiliriz. Biz de diğer şirketler de yapabilir.

Sedef Karagöz: “Çevre konusunda sorun yaşamadık”

Sanko Enerji Jeotermalden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Sedef Karagöz ise çevre konusunda büyük bir sorun yaşamadıklarını savunarak şunları söyledi: “İki tane ÇED çalışmamız var. Elimiz kuvvetli olacak şekilde datalarımızı topluyoruz. Denetimleri sürekli yaptırıyoruz. Bazı bölgelerde örneğin hidrojen sülfür nedeniyle koku olabiliyor bizim sahalarımızda koku yok. Çevre Bakanlığı denetiminde olan hava kirliliği ölçümlerinde bu ölçülüyor. Hepimiz orada çalışıyoruz hiçbir koku yok.

2017 yılında ilk santralimiz devreye girdiğinde o zamanlar etkisini ölçmek için Sanko olarak üniversiteler tarafından denetlenmek üzere sürekli yeraltı sularının testlerini yaptırdık. Topraktan karbon çıkışının testlerini yaptırdık. Bunun yanı sıra 180 dönüme yakın üzüm bağımız var, hemen santralin yanında. Kendimiz üretiyoruz. Orada gözlediğimiz hiçbir etki yok. Test sonuçlarını Çevre Bakanlığı ile sürekli paylaşıyoruz. Sürekli hava ölçümü yapılıyor. Herhangi bir endüstri tesisinden daha düşük emisyon seviyesine sahibiz. Bunu sürekli ölçümlerde devlet denetliyor.”

“Rezervuarı korumak için enjeksiyon kuyularını bölgeye dağıtıyoruz”

Sedef Karagöz, Sanko Enerji olarak bölgede toplam 70 MW kurulu gücüne sahip üç jeotermal santrali işlettiklerini belirterek, “30 tane jeotermal kuyumuz var. Bunun 10 tanesi üretim, 20 tanesi enjeksiyon kuyusu. Enjeksiyon kuyularının mantığı da su akışını sürekli hale getirebilmek. Bu sistemde ne kadar sıcak su kullanıyorsanız aynı oranda tekrar yerin altına basıyorsunuz. Fazla enjeksiyon kuyusu olmasının sebebi olabildiğince dağıtmaya çalışıyoruz ki, birbirleriyle olan etkileşimlerinde soğuma olmasın. Rezervuarı sağlıklı şekilde korumak için bu kadar fazla enjeksiyon kuyusu açtık.”

Recent Posts

  • IKEA 2030 döngüsel ekonomi vizyonu: Türkiye için ne vadediyor?
  • ESG’nin evrimi: Ricoh ve Unilever örnekleriyle sürdürülebilirliğin yeni yüzü
  • Türkiye’de her ilçeye bir gıda bankası hedefi: TİDER’den israfla mücadelede 15. yıl vizyonu
  • TÜREB, WindEurope 2025’te Türkiye’nin rüzgar gücünü tanıtacak
  • Trump’tan küresel ticarete tarife darbesi: Yeşil ekonomi ve Türkiye nasıl etkilenecek?

Recent Comments

  1. Seyfullah Pandır - Alfa Solar Enerji 2024 2. çeyrek finansal performansı
  2. Baha Ata - Metan emisyonlarını azaltan teknolojiler: Uydu ve iş birliğinin gücü
  3. İbrahim Günel - Metan emisyonlarını azaltan teknolojiler: Uydu ve iş birliğinin gücü
  4. Murat Türkmen - Türkiye’nin ilk yerli batarya enerji depolama sistemi
  5. Sadan KUCUKLER 0032 0476 400 480 Belcika - Türkiye’de güneş enerjisinde yeni dönem: Hücre entegrasyonu şartı ile gerçek üreticilere destek

Archives

  • Nisan 2025
  • Mart 2025
  • Şubat 2025
  • Ocak 2025
  • Aralık 2024
  • Kasım 2024
  • Ekim 2024
  • Eylül 2024
  • Ağustos 2024
  • Temmuz 2024
  • Haziran 2024
  • Mayıs 2024
  • Nisan 2024
  • Mart 2024
  • Şubat 2024
  • Ocak 2024
  • Aralık 2023
  • Kasım 2023
  • Ekim 2023
  • Eylül 2023
  • Ağustos 2023
  • Temmuz 2023
  • Haziran 2023
  • Mayıs 2023
  • Nisan 2023
  • Mart 2023
  • Şubat 2023
  • Ocak 2023
  • Aralık 2022
  • Kasım 2022
  • Ekim 2022
  • Eylül 2022
  • Ağustos 2022
  • Temmuz 2022
  • Haziran 2022
  • Mayıs 2022
  • Nisan 2022
  • Mart 2022
  • Şubat 2022
  • Ocak 2022
  • Aralık 2021
  • Kasım 2021
  • Ekim 2021
  • Eylül 2021
  • Ağustos 2021
  • Temmuz 2021
  • Haziran 2021
  • Mayıs 2021
  • Nisan 2021
  • Mart 2021
  • Şubat 2021
  • Ocak 2021
  • Aralık 2020
  • Kasım 2020
  • Ekim 2020
  • Eylül 2020
  • Ağustos 2020
  • Temmuz 2020
  • Haziran 2020
  • Mayıs 2020
  • Nisan 2020
  • Mart 2020
  • Şubat 2020
  • Ocak 2020
  • Aralık 2019
  • Kasım 2019
  • Ekim 2019
  • Eylül 2019
  • Ağustos 2019
  • Temmuz 2019
  • Haziran 2019
  • Mayıs 2019
  • Nisan 2019
  • Mart 2019
  • Şubat 2019
  • Ocak 2019
  • Aralık 2018
  • Kasım 2018
  • Ekim 2018
  • Eylül 2018
  • Ağustos 2018
  • Temmuz 2018
  • Haziran 2018
  • Mayıs 2018
  • Nisan 2018
  • Mart 2018
  • Şubat 2018
  • Ocak 2018
  • Aralık 2017
  • Kasım 2017
  • Ekim 2017
  • Eylül 2017
  • Ağustos 2017
  • Temmuz 2017
  • Haziran 2017
  • Mayıs 2017
  • Nisan 2017
  • Mart 2017
  • Şubat 2017
  • Ocak 2017
  • Aralık 2016
  • Kasım 2016
  • Ekim 2016
  • Eylül 2016
  • Ağustos 2016
  • Ocak 2016

Categories

  • AI
  • Biyokütle
  • Elektrikli Araçlar
  • Enerji Depolama
  • Etkinlikler
  • Güncel
  • Güneş
  • Hidroelektrik
  • Hidrojen
  • Jeotermal
  • Nükleer
  • Öne Çıkanlar
  • Röportaj
  • Rüzgar
  • Sürdürülebilirlik
  • Yazarlar
  • Yenilenebilir Enerji
  • Yeşil Ekonomi
  • Yeşil Endeks
  • Yeşil Haber'den
  • Yeşil İK
  • Yeşil Sanat
  • Yeşil Sözlük
  • Yeşil TV
NewsIgnifer

© 2025 NewsIgnifer - A Magrus project.

  • Bluesky
  • Facebook
  • Instagram
  • LinkedIn
  • Pinterest
  • TikTok
  • X
  • YouTube