8 Nisan’daki 5. Gıda Bankacılığı Zirvesi, gıda israfını ve adil erişimi masaya yatırıyor. TİDER’in ev sahipliğindeki etkinlikte dünya örnekleriyle çözüm yolları tartışılacak.
Gıda israfı: 1 trilyon dolarlık küresel çelişki
Dünyada her yıl yaklaşık 1,3 milyar ton gıda israf ediliyor. Bu miktar, gıdaya erişemeyen 820 milyon insanı doyurmaya yetecek düzeyde. 2021 verilerine göre bu israfın maddi karşılığı 1 trilyon dolar. Bu çarpıcı tablo, Temel İhtiyaç Derneği’nin (TİDER) ev sahipliğinde 8 Nisan 2025’te düzenlenecek 5. Gıda Bankacılığı Zirvesi‘nde ele alınacak temel başlıklardan biri olacak.
TİDER 15 yaşında: Her ilçeye bir gıda bankası vizyonu
2009 yılında kurulan ve bu yıl 15. yaşını kutlayan TİDER, bugüne kadar 38 ilde 70’ten fazla gıda bankasıyla 1 milyondan fazla kişiye destek sağladı. TİDER Başkanı Hande Tibuk’un ifadesiyle hedef net: “Türkiye’nin her ilçesinde bir gıda bankası kurmak.” Dernek, bu amacına ulaşmak için özel sektör, yerel yönetimler ve sivil toplum iş birliğini önceliyor.
“Gıdadan fazlası”: Dünya örneklerinden ilham
Zirvede, TİDER’in Türkiye temsilcisi olduğu Global FoodBanking Network tarafından başlatılan “More Than Food – Gıdadan Fazlası” kampanyası da tanıtılacak. Bu kampanya, yalnızca gıda temini değil; istihdam, sosyal destek ve sürdürülebilir yaşam döngüsü gibi alanlarda da çözüm üretmeyi hedefliyor.
ABD’deki Feeding America ve Japonya’daki Second Harvest Japan gibi başarılı örneklerle kıyaslandığında, Türkiye’deki gıda bankacılığı henüz yolun başında. Ancak TİDER gibi yapılar sayesinde sistem kurumsallaşma yolunda ilerliyor.
Zirvede neler konuşulacak? Atıktan dönüşüme, sokak hayvanlarına kadar…
“İsraf ile mücadelenin parçası ol” temasıyla gerçekleşecek zirvede, farklı disiplinlerden konuşmacılar şu başlıklarda fikirlerini paylaşacak:
- Gıda ve tarım değer zincirinde israfın azaltılması
- Tüketici alışkanlıklarının sürdürülebilirliğe etkisi
- Atıkların ileri dönüşümle değerlendirilmesi
- Sokak hayvanları için sosyal sorumluluk projeleri
- Dünya çapında gıda bankacılığı uygulamaları
- Tüketim alışkanlıklarının dönüşümüyle israfın önlenmesi
İleri dönüşüm örnekleri: Zeytin çekirdeğinden biyopolimere
Etkinlikte dikkat çeken sunumlardan biri, Biolive kurucu ortağı Duygu Yılmaz’dan geliyor. Zeytin çekirdeği atığından elde edilen biyopolimer üretimi, yalnızca atığın değerlendirilmesini değil aynı zamanda yerli biyoplastik üretiminin yaygınlaşmasını sağlıyor.
Wastepresso temsilcisi Selin Öğütoğulları da karbon ayak izini azaltan çözümleri anlatacak. Bu yaklaşımlar, Avrupa’da yükselen sıfır atık ekonomisi konseptiyle uyumlu bir model sunuyor.
Gıda bankacılığı neden kritik bir sürdürülebilirlik başlığı?
Gıda bankaları yalnızca yoksullukla mücadelede değil, döngüsel ekonomi içinde de stratejik rol üstleniyor. Türkiye’de hâlâ büyük oranda çöpe giden taze ürünler, bu ağlar sayesinde ihtiyaç sahiplerine ulaştırılabiliyor. Aynı zamanda üretici, perakendeci ve yerel yönetimlerin sistemli şekilde dahil olduğu sürdürülebilir bir model ortaya çıkıyor.
TİDER’in farkı: Yardım değil, sistem kurma hedefi
TİDER sadece dağıtım yapan bir yapı değil; sistem kuran, kapasite geliştiren ve istihdamı da içine alan bir sürdürülebilirlik modeli kurguluyor. Gıda bankalarının raflarında yalnızca israftan kurtarılan ürünler değil; aynı zamanda insan onurunu gözeten bir paylaşım sistemi yer alıyor.
Avrupa ve Uzak Doğu’da gıda bankacılığı nasıl işliyor?
Almanya’da gıda bankacılığı, büyük ölçüde gönüllü kuruluşlar tarafından yürütülüyor. Ülke genelinde faaliyet gösteren Tafel organizasyonu, 940’tan fazla noktada yaklaşık 2.000 dağıtım merkeziyle yılda yüz binlerce ton gıdayı ihtiyaç sahiplerine ulaştırıyor. 20 milyonu aşkın gönüllü saat katkısıyla desteklenen bu sistem, artan talep nedeniyle bazı bölgelerde kapasite sınırına ulaşmış durumda.
Japonya’da ise Second Harvest Japan 2002’den bu yana ülkenin ilk ulusal gıda bankası olarak faaliyet gösteriyor. Süpermarketler ve üreticilerden topladığı fazla ürünlerle gıda güvencesini desteklemeyi hedefliyor.
Güney Kore’de gıda bankacılığı ise şirketlerin kurumsal sosyal sorumluluk projeleri kapsamında destekleniyor. Firmalar, bu sistemlere düzenli bağışlar yaparak hem sosyal hem çevresel katkı sağlıyor.
Türkiye’deki diğer örnekler ve etkinlikler
TİDER haricinde Türkiye’de faaliyet gösteren Türkiye İsrafı Önleme Vakfı gibi kurumlar da gıda bankacılığına katkı sunuyor. Bu vakıf, israfın önlenmesi ve ihtiyaç sahiplerine destek verilmesi için projeler geliştiriyor.
Ayrıca son yıllarda belediyeler, kooperatifler ve özel sektör de bu alana ilgi göstermeye başladı. Yerel ölçekte yapılan sempozyumlar, belediye iş birlikleri ve STK forumları, Türkiye’nin gıda bankacılığı ekosistemini genişletiyor.
Etkinlik bilgileri ve katılım
Zirve, 8 Nisan 2025 Salı günü Radisson Blu Hotel Şişli‘de gerçekleşecek. Etkinlikte açılış konuşmaları, uzman paneller, ileri dönüşüm sunumları ve “Gıdadan Fazlası” kampanyasının lansmanı yer alacak.
Detaylı bilgi ve kayıt için: www.gidabankaciligizirvesi.org
TİDER hakkında daha fazla bilgi: www.tider.org
Gıda bankası ve gıda bankacılığı nedir?
Gıda bankası, bağış yoluyla elde edilen gıda, temizlik, hijyen ve giyim ürünlerini toplayan, ayrıştıran, depolayan ve ihtiyaç sahiplerine ücretsiz şekilde dağıtan bir sivil toplum örgütlenmesidir. Gıda bankacılığı ise bu sistemin sürdürülebilir şekilde işlemesini sağlayan bütüncül organizasyonu tanımlar. Bu yapı; üreticiler, perakendeciler, yerel yönetimler ve gönüllülerin iş birliğiyle çalışır. Temel amaç, tüketilebilecek durumdaki fazla ürünleri israftan kurtararak ihtiyaç sahiplerine ulaştırmaktır.
Modern gıda bankacılığı modeli, yalnızca yardım dağıtımı değil; kaynak yönetimi, adil erişim, toplumsal onur ve çevresel sürdürülebilirlik gibi ilkeleri temel alır. Bu yönüyle hem sosyal hem çevresel fayda üretir ve döngüsel ekonominin önemli bir parçası olarak konumlanır.