Pil depolama sistemlerinde ortak projeler geliştiren Pacific Gas & Electric (PG&E) ve Tesla ABD’nin Kaliforniya eyaletinde saatte 182,5 MWh (megavatsaat) enerji depolama kapasiteli lityum iyon sistemi kurma projesine başladı. Bu projeyle yerel bazlı pil depolama altyapısında büyük bir sıçrama gerçekleşmiş olacak.
PG&E, Moss Landing’deki kurulacak trafo merkezindeki tesisin sahibi olacak, projenin tasarım, inşaat ve bakım işlemleri ise her iki kuruluş tarafından ortaklaşa gerçekleştirilecek. PG&E ve Tesla’dan yapılan açıklamaya göre proje tamamlandığında, Moss Landing, dünyanın en büyük kamuya ait li-ion pil enerji depolama sistemi olacak.
PİL TEKNOLOJİSİ YENİLENEBİLİRDE ÖNEMLİ BİR AŞAMA
PG&E Enerji Politikası ve Satın Alma Kıdemli Başkan Yardımcısı Fong Wan, “Pil enerjisinin depolanması, genel elektrik şebekesi verimliliğini ve güvenilirliğini artırmada, fosil yakıt üretimine olan güveni azaltırken yenilenebilir kaynakları entegre etmede önemli bir rol oynamaktadır. Pil depolama sistemi, daha pahalı, geleneksel kablolu çözümlere bir alternatif olarak hizmet edebileceği gibi müşterilerimizin toplam maliyetlerinin düşmesini de sağlayacaktır. Moss Landing Megapack sisteminin ölçeği, amacı ve esnekliği onu yerel yönetim temelli pil depolama sistemlerinin geliştirilmesi ve kurulumunda bir dönüm noktası haline getirecek.” dedi.
HER BİR MEGAPACK 3 MW ELEKTRİK DEPOLAYABİLİYOR
Tesla tarafından gerçekleştirilen Tesla Megapack adlı sistem 33 beton levha üzerine 256 Tesla Megapack pil ünitesinin takılmasını mümkün kılıyor. Şirket tarafından geçen yıl piyasaya sürülen ve Nevada’daki Tesla Gigafactory1’de yapılan Megapack, birim başına 3 MWh’a kadar elektrik depolama özelliğine sahip bulunuyor.
Verilen bilgiye göre, her bir ünite pilleri ve güç dönüştürme ekipmanlarını tek bir kabinde barındırırken, pillerde depolanan enerjiyi 115 kilovolt (kV) elektrik iletim sistemine bağlamak için Megapack’lerle birlikte transformatörler ve şalt sistemleri de kurulacak.
Açıklamaya göre Moss Landing yüksek talep dönemlerinde dört saate kadar maksimum 182.5 MWh hızında elektrik şebekesine 730 MWh’a kadar enerji depolama ve gönderme kapasitesine sahip olacak. PG&E’nin Tesla ile yaptığı anlaşma, sistemin kapasitesini 6 saate veya toplam 1,1 GWh’ye kadar artırabilecek bir yükseltme seçeneği içeriyor.
REZERV SİSTEMİ GİBİ İŞLEV GÖRECEK
Moss Landing BESS devreye girdiğinde Kaliforniya Bağımsız Operatör Sistemine (CAISO) enerji sağlarken, elektrik talebinin arttığı durumlarda hızla sisteme enerji transfer eden bir rezerv olarak işlev görecek.
CAISO üst düzey yetkilisi Mark Rothleder, “Enerji depolama, Kaliforniya’nın temiz enerji hedeflerine ulaşmak için kritik önem taşıyor ve California ISO, pil depolama projelerini geliştirirken PG&E ile çalışmayı dört gözle bekliyor.” dedi.
TESLA’NIN İLK PROJESİ 2017’DE KURULDU
Şubat 2017’de PG&E, Tesla Powerpack teknolojisine sahip ilk lityum iyon enerji depolama sistemini Browns Valley istasyonunda (Sacramento’nun yaklaşık 50 mil kuzeyinde) kurdu.
PG&E ise Mayıs 2020 itibariyle 2023 yılına kadar hizmet alanı boyunca dağıtılacak toplam 1.000 MW’den fazla kapasiteye sahip pil enerji depolama projeleri için sözleşmeler imzaladı.
CAISO İdaresi Kaliforniya’nın yaklaşık yüzde 80’ine ve Nevada’nın küçük bir bölümüne hizmet veriyor. Kaliforniya eyalet liderleri, 2045 yılına kadar yüzde 100 temiz enerji üretimine geçişi zorunlu kılıyor.
ÖRDEK EĞRİSİ ETKİSİ AZALACAK
Enerji depolama sistemlerini destekleyen taraflar kamu hizmeti ölçekli pillerin, talebin nispeten düşük olduğu gün boyunca büyük çaplı güneş penetrasyonunun “ördek eğrisi” olarak nitelenen etkisini yumuşatabileceğini, ancak konutlardaki elektrik talebi akşam boyunca arttıkça da güneş kaynaklı elektrik üretiminin düşeceğini söylüyorlar.
Güneş Enerjisi Endüstrileri Birliği’ne göre Kaliforniya geçen yılın rakamlarıyla 27.400 MW’nin üzerinde kurulu gücü ile güneş enerjisinde ülkenin önde gelen eyaleti durumunda bulunuyor.