NewsIgnifer
NewsIgnifer Menu
  • Çerezler ve Gizlilik İlkeleri
  • Checkout
  • Cookie Policy (EU)
  • Hakkımızda
  • Kullanım Koşulları
  • Login/Register
  • My account
  • Reklam & İletişim
  • Sample Page
  • Sürdürülebilirlik
  • Takip et
  • Teşekkürler
  • Yeşil Enerji, Enerji Hisseleri, Yeşil Endeks, Sürdürülebilirlik, Yeşil Ekonomi
  • Yeşil Haber Ekip
  • Yeşil Haber Yazarlar
  • Yeşil Haber’de en çok okunan 100 makale
  • Yeşil Haber’de öne çıkanlar
NewsIgnifer Logo

Search

Sıfır açlık için dirençli tarım

Türkiye Gıda Sanayi İşverenleri Sendikası-TÜGİS ve Sürdürülebilirlik Akademisi iş birliğinde düzenlenen ve Dünya Gıda Günü’nün de kutlandığı ‘Sürdürülebilir Gıda Konferansı’, gıda sektörünün sürdürülebilir üretim ve tüketim ekseninde dönüşümü tartıştığı bir platform oldu. Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı, Kalkınma Bakanlığı, Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın yanı sıra Gıda ve Tarım Örgütü-FAO, gıda sanayinin lider kuruluşları ve akademik dünyadan katılımın olduğu Sürdürülebilir Gıda Konferansı, İstanbul Swissotel’de gerçekleştirildi. Gıda sektörünü ilgilendiren tüm konuları ele aldığı konferans, gıda sektörünün sürdürülebilir üretim ve tüketim ekseninde dönüşümü tartıştığı bir platforma sahne oldu.
“GELECEK GÖREMİYORUZ”
Sürdürülebilirlik Akademisi Yönetim Kurulu Başkanı Murat Sungur Bursa konferansın açılışında yaptığı konuşmada, “Dünyada sürdürülebilirlik konusunda yapılan tüm çalışmalara rağmen hala sürdürülebilir bir gelecek göremiyoruz. Karar vericilere istediğimiz ölçüde etki edebildiğimiz bir noktada değiliz” dedi.

“EKOLOJİK OKUR YAZARLIK ARTMALI”
Türkiye Gıda Sanayi İşverenleri Sendikası-TÜGİS Başkanı Necdet Buzbaş da “Gıda güvenliği olmadan huzur ve güven olmaz, dünya barışını sağlayamayız. İklim değişikliğinin etkilediği en stratejik sektörlerin başında tarım geliyor. Oysa tarım, iklim değişikliğinin hem sebebi hem de mağduru. Sürdürülebilir gıda ve tarım için tüketici alışkanlıklarının değişmesi son derece önem taşıyor. Ekolojik okur-yazarlık düzeyinin artması gerekiyor. Ekolojik okur-yazarlığı artan kişiler ekosistemin kısıtlarına daha saygılı olurlar. Hepimiz sorunun bir parçasıyız, çözümün de bir parçası olmalıyız” dedi. Buzbaş, şirketleri yönetenlerin ajandalarında sürdürülebilirliğin olmaması durumunda kurumların mesafe almalarının mümkün olmadığını söyledi.
“İKLİM DEĞİŞİYOR, TARIM DA DEĞİŞMELİ”
Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) Türkiye Üst Düzey Politikalar Sorumlusu Ariella Glinni, “FAO’nun bu yılki ‘İklim değişiyor. Gıda ve tarım da değişmeli’ sloganı, iklim değişikliği ve gıda güvenliği arasındaki önemli ilişkiye dikkat çekiyor. Geçen yıl imzalanan tarihi nitelikteki Paris Anlaşması ve oluşturulan Sürdürülebilir Kalkınma için 2030 Gündemi, daha sürdürülebilir bir gelecek için atılan iki dev adımdı. 2016’nın ise kararlılığımızı eyleme döktüğümüz yıl olmasını istiyoruz. Mesajımız oldukça net: İklim değişikliği problemini çözmeden, yoksulluk ve açlığı sonlandıramayacağız. Gezegenimizi koruyamayacağız ve herkes için refah sağlayamayacağız. Bu yılki çabalarımız, giderek artan nüfusu sürdürülebilir şekilde besleyebilmek için gıda ve tarımın iklim değişikliğine nasıl adapte olması gerektiğine odaklanıyor” şeklinde konuştu.

ÜRETİM YÜZDE 60 ARTMALI
2050 yılında dünya nüfusunun 9,6 milyara ulaşmasının beklendiğini hatırlatan Glinni, bu nüfusun beslenebilmesi için tarımsal üretimin ortalama yüzde 60 artması gerektiğine işaret etti. İklim değişikliğinin bu hedefe ulaşmada ciddi bir engel oluşturduğunu dile getiren Glinni, sözlerine şöyle devam etti: “İklim değişikliğini azaltma ve buna adapte olma çabaları birlikte yürümelidir. İklim değişikliğinin etkilerini hali hazırda görmeye başladık. İvedilikle önlem alınmadığı takdirde milyonlarca kişi yoksulluk ve açlık riskiyle karşı karşıya olacak. Gıda ve Tarım Örgütü’nün yayımladığı Gıda ve Tarım Durum raporuna göre, olağan seyrin sürmesi halinde, 2030 yılında yoksul sayısının 35 ila 122 milyon kadar artması öngörülüyor. Dolayısıyla olağan seyrin kökten değişmesi gerekmektedir ki, tarım daha sürdürülebilir, üretken ve dirençli hale gelebilsin. Yapmadığımız takdirde hali hazırda gıda güvenliği sağlayamayan ve gıda fiyat volatilitesine katkıda bulunan ülke ve bölgelerdeki gıda üretimi, ikilim değişikliğinden çok ciddi seviyede etkilenecektir.”

“DAHA FAZLASINI ÜRETMELİYİZ”
Sürdürülebilir tarım uygulamalarının, doğal kaynakların aşırı kullanımı ile ekosistem bozulmasını durdurmakla kalmayıp bu gidişatı tersine çevirebileceğini vurgulayan Glinni, “Aynı toprak parçasında daha azla daha fazlasını üretmeli ve doğal kaynaklarımızı akıllıca kullanmalıyız. Bunlarla birlikte son ürün aşamasına gelmeden önce daha iyi hasat, depolama, paketleme, nakliye, altyapı, pazar mekanizmaları ve gereken yasal çerçeveleri oluşturmak gibi kapsamlı önlemler sayesinde yaşanan gıda kaybını azaltmalıyız. Küçük üreticileri yerel tarım işletmeleri ve tedarik zincirleriyle buluşturmalı, onları gıda ve tarım sistemlerine dahil etmeliyiz” dedi.
İklim değişikliğinin olumsuz etkileriyle mücadele için Türkiye’de de çalışmalar yaptıklarını dile getiren Glinni, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı ile bozkır ekosistemlerine yönelik bir proje yürüttüklerini, Küresel Çevre Fonu (GEF), Orman ve Su İşleri Bakanlığı ve Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı ile Konya’da Sürdürülebilir Arazi Yönetimi Ve İklim Dostu Tarım Uygulamaları Projesini hayata geçirdiklerini kaydetti. Glinni, yakın bir dönemde Şanlıurfa’da Türkiye’nin Bozkır Ekosistemlerinin Korunması ve Sürdürülebilir Yönetimi projesinin başlatılacağını açıkladı.

“YATIRIMIN ZAMANI”
“Sıfır Açlık hedefine ulaşmak ve iklim değişikliğiyle mücadele etmek için iş birliği elzemdir” diyen Glinni, sözlerine şöyle devam etti: “Ülkeleri uluslararası kuruluşlar, çiftçiler, akademisyenler, özel ve kamu kuruluşları olarak politika yapımını ve koordineli eylemleri destekleyerek kapsayıcı büyümenin sağlandığı ve sorumluluk sahibi yatırımların yapıldığından emin olmalıyız. Özellikle iklim finansmanı, daha üretken, sürdürülebilir ve dirençli gıda sistemlerine yönlendirilmelidir. Tarım ve kırsal kalkınmaya yatırım yapmamızın zamanı bugündür.”
“SU FAKİRİ OLACAĞIZ”
İTÜ Uçak ve Uzay Bilimleri Fakültesi Meteoroloji Mühendisliği Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mikdat Kadıoğlu da konuşmasında iklim değişikliğinin dünyada tarım ile başladığına; bugün tarım sektörünün, sera gazlarının yüzde 25’inden sorumlu olduğuna dikkat çekti. Türkiye’de iklim değişikliğine yönelik çalışmaların yetersiz olduğuna vurgu yapan Prof. Dr. Kadıoğlu, “Ülkemizde yazın sıcaklıklar yükseliyor, kışınsa yağışlar azalıyor. 2050 yılına geldiğimizde kişi başına düşen su, 1.000 litrenin altına inecek ve Türkiye su fakiri bir ülke olacak. Oysa Türkiye’de su kullanımının yüzde 70’inden fazlasını tarım yapıyor. Ancak yerel yönetimler bunun henüz farkında değil ve hala bu konuda bir icraatları yok!”
ÜLKER FINDIK ÜZERİNDE ÇALIŞIYOR
‘Gıda sanayinde sürdürülebilir büyüme için yol haritası: Fırsatlar & Riskler’ başlıklı oturumda konuşan Pladis Türkiye Operasyonel Mükemmellik, Kalite ve İş Güvenliği Genel Müdürü Süheyl Aybar ise “Bizde operasyonel mükemmellik üretim bantlarında başlıyor. Iskartayı en aza indirmek için operatörlerimiz bile farklı projeler üzerinde çalışıyor. Bu da sadece bize rekabet avantajı getirmekle kalmıyor, topluma örnek oluşturmamızı sağlıyor. 2024 Sürdürülebilirlik Yol Haritamız doğrultusunda çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bisküvilik buğday geliştirme ve sürdürülebilir fındık projelerimiz üzerinde çalışıyoruz” dedi.

“İŞBİRLİĞİ ARTIRILMALI”
Aynı oturuma katılan Murat Sungur Bursa ve Necdet Buzbaş, Türkiye’de kamu yönetiminin sürdürülebilirlik konusunda adım atmaktan ziyade mevcut statükoyu korumayı tercih ettiğini vurgulayarak, kamuda bu konudaki farkındalığın özel sektörün gerisinde kaldığını dile getirdiler. Konuşmacılar, üniversitenin de katılımıyla özel sektör ile kamu yönetimi arasındaki iş birliğinin artırılması gerektiğine dikkat çektiler.
“KAYDETTİĞİ İLERLEME İZLENECEK”
T.C. Kalkınma Bakanlığı Tarım Daire Başkanı Taylan Kıymaz, yürürlükte olan 10. Kalkınma Planı’nın daha insan odaklı, insanın yaşam kalitesinin artırılmasını ve beşeri sermayenin yükseltilmesini temel hedef alan bir plan olduğunu söyledi. Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri-SKH doğrultusunda Türkiye’de kaydedilen ilerlemenin takip edileceğini kaydeden Kıymaz, “Şu anda birçok hedef konusunda eksiğimiz var ama ilerlemeleri gördükçe daha umutlu olabiliriz” dedi.

“SÜRDÜRÜLEBİLİR TARIM KODU OLMALI”
Unilever Türkiye Sürdürülebilir İş ve İletişim Direktörü Ebru Şenel Erim, 2010 yılından bu yana uyguladıkları Sürdürülebilir Yaşam Planı’nın şirketi 2020’ye kadar yaklaşık 2 katı kadar büyütmesini hedeflediklerini açıkladı. Hem finansal sonuçların hem de insanların ilgisinin doğru yolda olduklarını gösterdiğini belirten Erim, “İnsanlar bizden sürdürülebilirliğe, çevreyi gözeten-kırsalın refahını beklentilerini de karşılayan sürdürülebilir kalkınmaya, özel sektörün sürdürülebilirlik konusunda toplumsal sorumluluğuna, sağlıklı-güvenilir gıda üretimine, bu konuda hem üreticilerin hem de tüketicilerin daha fazla bilinçlendirilmesine daha fazla önem vermemizi bekliyor. Biz Unilever olarak, bu mesajı gayet iyi anlıyoruz. Ve bu beklentileri karşılamak yönünde kararlı adımlarla ilerliyoruz” dedi.
Unilever’in bu yola çıkarken bir Sürdürülebilir Tarım Kodu olduğunu vurgulayan Erim, Türkiye’nin bu alanda önemli bir eksiği olduğuna dikkat çekti.

“PINAR’DA TEMELİ SELÇUK YAŞAR ATTI”
Yaşar Holding Sürdürülebilir Kalkınma Komitesi Başkanı Dilek Emil, Pınar’ın kurulduğu yıllarda, kurucusu Selçuk Yaşar’ın üreticiye süt alma garantisi vermesinin ilk ‘sürdürülebilirlik’ çalışmalarından biri olarak sayılabileceğini vurguladı. Emil, “Sürdürülebilirliği iş yaşamının, iş yapış biçiminin bir parçası haline getirmek gerekiyor. Bunun için hem şirket içinde hem de şirket dışında bir farkındalık kampanyası başlattık. Çevresel düzeyin yanı sıra sosyal alandaki çalışmalarımızla sürdürülebilirliğin benimsenmesini sağladık” dedi.

Recent Posts

  • IKEA 2030 döngüsel ekonomi vizyonu: Türkiye için ne vadediyor?
  • ESG’nin evrimi: Ricoh ve Unilever örnekleriyle sürdürülebilirliğin yeni yüzü
  • Türkiye’de her ilçeye bir gıda bankası hedefi: TİDER’den israfla mücadelede 15. yıl vizyonu
  • TÜREB, WindEurope 2025’te Türkiye’nin rüzgar gücünü tanıtacak
  • Trump’tan küresel ticarete tarife darbesi: Yeşil ekonomi ve Türkiye nasıl etkilenecek?

Recent Comments

  1. Seyfullah Pandır - Alfa Solar Enerji 2024 2. çeyrek finansal performansı
  2. Baha Ata - Metan emisyonlarını azaltan teknolojiler: Uydu ve iş birliğinin gücü
  3. İbrahim Günel - Metan emisyonlarını azaltan teknolojiler: Uydu ve iş birliğinin gücü
  4. Murat Türkmen - Türkiye’nin ilk yerli batarya enerji depolama sistemi
  5. Sadan KUCUKLER 0032 0476 400 480 Belcika - Türkiye’de güneş enerjisinde yeni dönem: Hücre entegrasyonu şartı ile gerçek üreticilere destek

Archives

  • Nisan 2025
  • Mart 2025
  • Şubat 2025
  • Ocak 2025
  • Aralık 2024
  • Kasım 2024
  • Ekim 2024
  • Eylül 2024
  • Ağustos 2024
  • Temmuz 2024
  • Haziran 2024
  • Mayıs 2024
  • Nisan 2024
  • Mart 2024
  • Şubat 2024
  • Ocak 2024
  • Aralık 2023
  • Kasım 2023
  • Ekim 2023
  • Eylül 2023
  • Ağustos 2023
  • Temmuz 2023
  • Haziran 2023
  • Mayıs 2023
  • Nisan 2023
  • Mart 2023
  • Şubat 2023
  • Ocak 2023
  • Aralık 2022
  • Kasım 2022
  • Ekim 2022
  • Eylül 2022
  • Ağustos 2022
  • Temmuz 2022
  • Haziran 2022
  • Mayıs 2022
  • Nisan 2022
  • Mart 2022
  • Şubat 2022
  • Ocak 2022
  • Aralık 2021
  • Kasım 2021
  • Ekim 2021
  • Eylül 2021
  • Ağustos 2021
  • Temmuz 2021
  • Haziran 2021
  • Mayıs 2021
  • Nisan 2021
  • Mart 2021
  • Şubat 2021
  • Ocak 2021
  • Aralık 2020
  • Kasım 2020
  • Ekim 2020
  • Eylül 2020
  • Ağustos 2020
  • Temmuz 2020
  • Haziran 2020
  • Mayıs 2020
  • Nisan 2020
  • Mart 2020
  • Şubat 2020
  • Ocak 2020
  • Aralık 2019
  • Kasım 2019
  • Ekim 2019
  • Eylül 2019
  • Ağustos 2019
  • Temmuz 2019
  • Haziran 2019
  • Mayıs 2019
  • Nisan 2019
  • Mart 2019
  • Şubat 2019
  • Ocak 2019
  • Aralık 2018
  • Kasım 2018
  • Ekim 2018
  • Eylül 2018
  • Ağustos 2018
  • Temmuz 2018
  • Haziran 2018
  • Mayıs 2018
  • Nisan 2018
  • Mart 2018
  • Şubat 2018
  • Ocak 2018
  • Aralık 2017
  • Kasım 2017
  • Ekim 2017
  • Eylül 2017
  • Ağustos 2017
  • Temmuz 2017
  • Haziran 2017
  • Mayıs 2017
  • Nisan 2017
  • Mart 2017
  • Şubat 2017
  • Ocak 2017
  • Aralık 2016
  • Kasım 2016
  • Ekim 2016
  • Eylül 2016
  • Ağustos 2016
  • Ocak 2016

Categories

  • AI
  • Biyokütle
  • Elektrikli Araçlar
  • Enerji Depolama
  • Etkinlikler
  • Güncel
  • Güneş
  • Hidroelektrik
  • Hidrojen
  • Jeotermal
  • Nükleer
  • Öne Çıkanlar
  • Röportaj
  • Rüzgar
  • Sürdürülebilirlik
  • Yazarlar
  • Yenilenebilir Enerji
  • Yeşil Ekonomi
  • Yeşil Endeks
  • Yeşil Haber'den
  • Yeşil İK
  • Yeşil Sanat
  • Yeşil Sözlük
  • Yeşil TV
NewsIgnifer

© 2025 NewsIgnifer - A Magrus project.

  • Bluesky
  • Facebook
  • Instagram
  • LinkedIn
  • Pinterest
  • TikTok
  • X
  • YouTube