NewsIgnifer
NewsIgnifer Menu
  • Çerezler ve Gizlilik İlkeleri
  • Checkout
  • Cookie Policy (EU)
  • Hakkımızda
  • Kullanım Koşulları
  • Login/Register
  • My account
  • Reklam & İletişim
  • Sample Page
  • Sürdürülebilirlik
  • Takip et
  • Teşekkürler
  • Yeşil Enerji, Enerji Hisseleri, Yeşil Endeks, Sürdürülebilirlik, Yeşil Ekonomi
  • Yeşil Haber Ekip
  • Yeşil Haber Yazarlar
  • Yeşil Haber’de en çok okunan 100 makale
  • Yeşil Haber’de öne çıkanlar
NewsIgnifer Logo

Search

Rüzgardan daha fazla para kazanılabilir

Türkiye’de rüzgar enerjisinde elektrik üretimi 2000’li yılların başında başladı ama 2007 yılına kadar bu alanda çok fazla hareket olmadı. 2005 yılından sonra yenilenebilir enerji alanında teşvik mekanizmaları devreye girince RES (Rüzgar Enerji Santralı) yatırımlarında da artış yaşanmaya başladı. Öyle ki 2008 yılından 2018’e kadar geçen 10 yılda toplam kurulu güç 7 bin megavat (MW) büyüklüğe çıktı.

Bu, Türkiye’nin kurulu RES kapasitesi bakımından dünyada 11’inci ülke olmasını sağlıyor. Diğer yenilenebilir alanlarda olduğu gibi rüzgar tarafında da yatırımların önümüzdeki dönemde devam etmesi ve kurulu RES kapasitesinin büyümesi bekleniyor.

Elbette bu yatırımlar enerji sektöründeki yüksek borçluluk nedeniyle bir süreliğine hız kesecek. Zaten bugün sektördeki yatırımların yavaşladığı görülüyor. Zira bugünlerde sektörün hemen hemen her oyuncusu ciddi bir borç yüküyle uğraşıyor. Enerji sektöründeki oyuncuların toplam borcu 40 milyar dolara yaklaşıyor. Öte yandan elektrik fiyatlarının sektör oyuncularının beklentisinin çok altında kalması ve çoğu dövizle borçlanmış şirketlerin kurdaki artışlardan olumsuz etkilenmesi, enerji sektöründe yaşanan türbülansın devam edeceğini gösteriyor.

SEKTÖRÜN BAĞIMSIZ EĞİTİM KURUMU

Hal böyle olunca, şirketlerin mevcut yatırımlarını daha verimli kullanması ve maliyetlerini aşağıya çekecek önlemler alması sürdürülebilirlik açısından kritik öneme sahip. Mevcut RES yatırımlarında da işletme ve bakım maliyetlerini düşürmek şirketlerin kârlılığını olumlu etkiliyor. Bu noktada Türkiye, 2004 yılında Carsten Lind Andersen tarafında kurulan Danimarka Rüzgar Enerjisi Akademisi (DWPA) için de büyüme potansiyeli yüksek bir pazar olarak ön plana çıkıyor. Danimarka rüzgar enerjisi alanında büyük ölçekli ekipman ve teknoloji üreten şirketlere sahip.

Ülkenin enerji üretim portföyü içinde rüzgarın önemli bir payı bulunuyor. Andersen ise hızla büyüyen pazarda RES’lerin bakım ve onarımları için nitelikli teknisyen açığını görmüş ve DWPA’yı kurmuş. DWPA, bugün küresel ölçekte her türbin markası için her seviyede detaylı profesyonel eğitimler veriyor. Şirketin bünyesinde en az 20 yılı aşkın saha tecrübeli, tüm dünyada bakım ve onarım yapmış profesyoneller yer alıyor. DWPA, RES yatırımlarının artmasıyla birlikte üç yıl önce Türkiye pazarına da girdi. Şirketin Türkiye müdürü Açelya Günler, “DWPA rüzgar enerjisi sektörünün bağımsız eğitim kurumudur.

1 MİLYON DOLARLIK SERVİS BAKIM BÜTÇESİ

Santral yatırımcılarına, işletmecilerine ve servis bakım ekiplerine yönelik özel olarak tasarlanmış eğitim programları sunuyoruz” diyor ve devam ediyor: “En yoğun eğitim programlarını ABD’de veriyoruz; onu ise Avrupa ve Avustralya takip ediyor. Türkiye’ye her zaman önem veriyoruz. Bunun nedeni özelikle Orta Doğu’da rüzgar enerjisinin muazzam bir artış göstereceği beklentisi. DWPA’nın önümüzdeki dönem stratejilerinde, Türkiye üzerinden Orta Doğu ülkelerine eğitim ihracı yapılması var. DWPA’nın uzun dönem hedefi bölgesel eğitim ofisleri ve yerel eğitmenler ile markanın kurumsallaşması. Türkiye bu hedef doğrultusunda bölge için en uygun ülke.”

Rüzgar türbinlerinin dizayn ömrü (verimli çalıştığı süre) olarak 20 yıllık süre dikkate alındığında bakım pazarı büyüklüğü yeni yatırımların neredeyse yüzde 30’unu oluşturuyor. Öyle ki 3 milyon dolarlık yeni yatırım bütçesine ilave olarak 1 milyon dolar uzun dönem servis ve bakım bütçesi hesaplamak mümkün. İşte DWPA’nın faaliyet amacı bu yüzde 30’luk bakım maliyetini mümkün mertebe azaltarak yatırımcının hareket alanını genişletmek. Türkiye’de RES ekipman üretiminde yerli üretimde ilerlemeler yaşansa da bugün halihazırda çalışan RES’lerin nerdeyse tamamı küresel ölçekli üreticilerin türbinlerinden oluşuyor.

Servis ve bakım hizmetleri de yine bu üreticiler tarafından sağlanıyor. Türbin satış kontratları ile birlikte uzun dönemli servis sözleşmeleri yapılıyor ve bu servis sözleşmeleri 5 ila 15 yıl arasında değişiyor. “Servis kontratlarının feshi hukuken zor ve müeyyideleri olan bir işlem. Servis sözleşmelerinde genellikle ortalama yüzde 60 yerli işçilik yüzde 40 parça olmasına rağmen senelik ücretlerin tamamı döviz bazlı fiyatlandırılıyor” diyor Açelya Günler ve devam ediyor: “Türbin firmalarına yıllık ödenen servis bedeli çok yüksek. Bu da yatırımcıların yıllık işletme kârını oldukça etkiliyor. DWPA olarak yatırımcıları servis anlaşması bedellerinden kurtarıp işletme net kârlarında yüzde 40-50 arasında artış gerçekleştirebilmelerini hedefliyoruz.”

EĞİTİMLER FİRMA BAĞLILIKLARINI ARTIRIYOR

RES alanında yatırımları olan E.ON, Duke Energy, Mitsubishi Power System, RWE, ENEL, EDF, Aksa Enerji gibi çok sayıda şirketin personeli DWPA’dan eğitim alıyor. Şirketin bugüne kadar eğitim verdiği kurum sayısı küresel ölçekte 100’ü geçmiş. “Santral ve projeye göre değişmekle birlikte, DWPA’nın getirdiği ilave kazanç ile eğitim ve proje için yapılan yatırımın geri dönüş süreleri bir buçuk – iki ay arasında ölçülüyor. Eğitim yatırımı kendini tamamen amorti ettikten sonra, santral daha çok kazanmaya devam ediyor” diyor Açelya Günler ve devam ediyor: “Eğitimli teknik kadro sayesinde ekibin firmasına bağlılığı artıyor. Personel sirkülasyonu tüm bu müşterilerde eski dönemlere nazaran önemli oranda azaldı. Sadece E.ON’da 200’den fazla teknik ve idari eleman DWPA eğitimleri aldı. Personel sirkülasyonunda önemli bir azalma görüldü. Bilgili ve işinde başarılı personelin motivasyonu, firmalarına olan bağlılık seviyesini ciddi oranda artırdı.”

Türkiye enerji pazarının borç yükü düşünüldüğünde şirketlerin kârlı çalışmasını sağlayacak her adım bu şirketlerin sürdürülebilirliği için kritik önem taşıyor. RES yatırımcısı şirketler için de elbette durum aynı. Açelya Günler, “DWPA’nın amacı ülkemizde yerleşik türbin üreticilerinin en kârlı iş kolu olan servis operasyonlarına bir rakip yaratmak değildir. Aksine yatırımcıların bilinçlenmesi, türbin üreticileri ile bakım ve onarım işlemlerinde daha verimli bir iş birliği gerçekleştirmeleri ve neticede ülkemizin kazanmasıdır” diyor.
Bloomberg Businessweek Türkiye/ Mehmet E. Elgin

Recent Posts

  • IKEA 2030 döngüsel ekonomi vizyonu: Türkiye için ne vadediyor?
  • ESG’nin evrimi: Ricoh ve Unilever örnekleriyle sürdürülebilirliğin yeni yüzü
  • Türkiye’de her ilçeye bir gıda bankası hedefi: TİDER’den israfla mücadelede 15. yıl vizyonu
  • TÜREB, WindEurope 2025’te Türkiye’nin rüzgar gücünü tanıtacak
  • Trump’tan küresel ticarete tarife darbesi: Yeşil ekonomi ve Türkiye nasıl etkilenecek?

Recent Comments

  1. Seyfullah Pandır - Alfa Solar Enerji 2024 2. çeyrek finansal performansı
  2. Baha Ata - Metan emisyonlarını azaltan teknolojiler: Uydu ve iş birliğinin gücü
  3. İbrahim Günel - Metan emisyonlarını azaltan teknolojiler: Uydu ve iş birliğinin gücü
  4. Murat Türkmen - Türkiye’nin ilk yerli batarya enerji depolama sistemi
  5. Sadan KUCUKLER 0032 0476 400 480 Belcika - Türkiye’de güneş enerjisinde yeni dönem: Hücre entegrasyonu şartı ile gerçek üreticilere destek

Archives

  • Nisan 2025
  • Mart 2025
  • Şubat 2025
  • Ocak 2025
  • Aralık 2024
  • Kasım 2024
  • Ekim 2024
  • Eylül 2024
  • Ağustos 2024
  • Temmuz 2024
  • Haziran 2024
  • Mayıs 2024
  • Nisan 2024
  • Mart 2024
  • Şubat 2024
  • Ocak 2024
  • Aralık 2023
  • Kasım 2023
  • Ekim 2023
  • Eylül 2023
  • Ağustos 2023
  • Temmuz 2023
  • Haziran 2023
  • Mayıs 2023
  • Nisan 2023
  • Mart 2023
  • Şubat 2023
  • Ocak 2023
  • Aralık 2022
  • Kasım 2022
  • Ekim 2022
  • Eylül 2022
  • Ağustos 2022
  • Temmuz 2022
  • Haziran 2022
  • Mayıs 2022
  • Nisan 2022
  • Mart 2022
  • Şubat 2022
  • Ocak 2022
  • Aralık 2021
  • Kasım 2021
  • Ekim 2021
  • Eylül 2021
  • Ağustos 2021
  • Temmuz 2021
  • Haziran 2021
  • Mayıs 2021
  • Nisan 2021
  • Mart 2021
  • Şubat 2021
  • Ocak 2021
  • Aralık 2020
  • Kasım 2020
  • Ekim 2020
  • Eylül 2020
  • Ağustos 2020
  • Temmuz 2020
  • Haziran 2020
  • Mayıs 2020
  • Nisan 2020
  • Mart 2020
  • Şubat 2020
  • Ocak 2020
  • Aralık 2019
  • Kasım 2019
  • Ekim 2019
  • Eylül 2019
  • Ağustos 2019
  • Temmuz 2019
  • Haziran 2019
  • Mayıs 2019
  • Nisan 2019
  • Mart 2019
  • Şubat 2019
  • Ocak 2019
  • Aralık 2018
  • Kasım 2018
  • Ekim 2018
  • Eylül 2018
  • Ağustos 2018
  • Temmuz 2018
  • Haziran 2018
  • Mayıs 2018
  • Nisan 2018
  • Mart 2018
  • Şubat 2018
  • Ocak 2018
  • Aralık 2017
  • Kasım 2017
  • Ekim 2017
  • Eylül 2017
  • Ağustos 2017
  • Temmuz 2017
  • Haziran 2017
  • Mayıs 2017
  • Nisan 2017
  • Mart 2017
  • Şubat 2017
  • Ocak 2017
  • Aralık 2016
  • Kasım 2016
  • Ekim 2016
  • Eylül 2016
  • Ağustos 2016
  • Ocak 2016

Categories

  • AI
  • Biyokütle
  • Elektrikli Araçlar
  • Enerji Depolama
  • Etkinlikler
  • Güncel
  • Güneş
  • Hidroelektrik
  • Hidrojen
  • Jeotermal
  • Nükleer
  • Öne Çıkanlar
  • Röportaj
  • Rüzgar
  • Sürdürülebilirlik
  • Yazarlar
  • Yenilenebilir Enerji
  • Yeşil Ekonomi
  • Yeşil Endeks
  • Yeşil Haber'den
  • Yeşil İK
  • Yeşil Sanat
  • Yeşil Sözlük
  • Yeşil TV
NewsIgnifer

© 2025 NewsIgnifer - A Magrus project.

  • Bluesky
  • Facebook
  • Instagram
  • LinkedIn
  • Pinterest
  • TikTok
  • X
  • YouTube