NewsIgnifer
NewsIgnifer Menu
  • Çerezler ve Gizlilik İlkeleri
  • Checkout
  • Cookie Policy (EU)
  • Hakkımızda
  • Kullanım Koşulları
  • Login/Register
  • My account
  • Reklam & İletişim
  • Sample Page
  • Sürdürülebilirlik
  • Takip et
  • Teşekkürler
  • Yeşil Enerji, Enerji Hisseleri, Yeşil Endeks, Sürdürülebilirlik, Yeşil Ekonomi
  • Yeşil Haber Ekip
  • Yeşil Haber Yazarlar
  • Yeşil Haber’de en çok okunan 100 makale
  • Yeşil Haber’de öne çıkanlar
NewsIgnifer Logo

Search

Korona krizi yenilenebilir enerjinin hızını düşürebilir mi?

Dünya koronavirüs (Covid-19) salgını nedeniyle benzeri görülmemiş bir küresel sağlık kriziyle uğraşırken ortaya çıkan ekonomik şok dalgaları yenilenebilir enerji sektörünün gelişme hızını yavaşlatma riskini doğurdu.

Rüzgar ve PV güneş  enerjisi gibi yenilenebilir teknolojiler geçen 20 yılda olağanüstü bir büyüme yaşarken tümüyle yeni bir küresel endüstri haline gelerek, atmosfere önemli miktarda sera gazı emisyonu salımının da önüne geçilmesi çabalarına önemli bir katkı yapıyor. Dünyanın küresel iklim hedeflerinin yanı sıra diğer uzun vadeli sürdürülebilir enerji politikalarını başarıyla uygulamasında yenilenebilir enerji kaynaklarının ve yatırımlarının daha hızlı yayılması da hayati bir önem taşıyor.

Uzmanlar koronavirüs salgınının yarattığı krizin gelinen noktada hükümet destekleri ve katkıları  olmadığı takdirde  yenilenebilir enerjinin momentumunu önemli ölçüde bozabileceğine dikkat çekiyor. Uluslararası Enerji Ajansı (IEA) Kıdemli Analistlerinden Heymi Bahar koronavirüs krizinin yenilenebilir enerji sektöründe yaratacağı etkilere yönelik kapsamlı bir yazı kaleme aldı.

IEA Analisti, “Koronavirüs pandemisi, yenilenebilir enerjilerin zamanında devreye alınması açısından önemli bir tehdit oluşturmaktadır. Ancak hükümetler bu teknolojilerin krizden yenilenmiş bir ivme ile ortaya çıkmasını sağlayabilir ve küresel ekonomik iyileşmede önemli bir rol oynayabilir.” diyor.

“ELEKTRİK TALEBİ DÜŞEBİLİR YATIRIMLAR DA AZALABİLİR”

Heymi Bahar şöyle diyor: “Düşen maliyetler ve güçlü politika destekleri birçok ekonomide yenilenebilir enerjileri giderek daha çekici ve rekabetçi hale getirmekle beraber, yenilenebilir enerji sektörü  şimdi koronavirüs krizinden kaynaklanan üç ana zorluk ile karşı karşıya bulunuyor. Bu zorlukların başında tedarik zincirlerinde meydana gelecek aksama ve kopmaların mevcut yatırımların gecikmesi veya tamamlanamaması riski geliyor. İkinci risk ise yenilenebilir enerjinin bu yıl sona erecek olan devlet teşviklerinden yararlanamaması konusuna odaklanıyor. En önemli bir diğer risk alanı ise gelecekte elektrik talebinde meydana gelecek düşüşün yanı sıra kamu ve özel sektör bütçeleri üzerindeki baskının yatırımlara yapacağı olası negatif etki olacak. “

HÜKÜMETLER DAHA  MERKEZİ OLACAK

Hükümetlerin bu zorlukların üstesinden gelmek ve yakın gelecekte yenilenebilir enerji yatırımlarının izleyeceği yolculuğu belirlemek konusunda her zamankinden daha fazla merkezi rol üstleneceklerine dikkat çeken IEA analisti Heymi Bahar şöyle devam ediyor: “Küresel ekonomiyi tekrar rayına oturtmayı amaçlayan ekonomik teşvik paketleri yenilenebilir enerjinin geleceği açısından da çok önemli. Hükümetlerin bu paketleri tasarlarken, yenilenebilir enerji kaynaklarının ekonomik kalkınma ve istihdam yaratma açısından getirebileceği yapısal faydalara odaklanması gerekiyor. Ayrıca karbon emsiyonlarının azaltılması çabalarının ve teknolojik inovasyonların teşvik edilmesi de önem taşıyor.”

YENİLENEBİLİR TARİHİNDE  İLK YAVAŞLAMA OLABİLİR

Heymi Bahar güncel durumla ilgili olarak şu değerlendirmeleri yapıyor: “Koronavirüs krizinin eşi benzeri görülmemiş ekonomik etkileri göz önüne alındığında, bu yıl yenilenebilir kapasite artışlarının büyümesi tarihte ilk kez çok yavaşlayabilir. Bununla birlikte, hükümetler, yenilenebilir enerjilerin önümüzdeki yıllarda sürdürülebilir bir şekilde büyümesini sağlamaya odaklı politikalarla bu gidişatı değiştirebilir. Düşen yatırım maliyetleriyle birlikte  PV güneş enerjisi kurulumu birçok ülkede finansal olarak makul getiriler, geri dönüşler sağlarken, şimdi bu yatırımlar risk altında bulunuyor. Şu anda, birçok ülkede PV güneş enerjisi kurulumları durmuş durumda. Finansal şoklar ve ekonomik belirsizlikle karşı karşıya kalan haneler ve küçük işletmeler, mülklerine PV güneş enerjisi kurma planlarını erteleyebilir veya terk edebilirler.”

REKOR BİR YIL BEKLENİYORDU

“Ekim 2019’da, koronavirüs pandemisinin ölçeğinin ortaya çıkmasından daha birkaç ay öncesinde  Uluslararası Enerji Ajansı ( IEA) 2020’nin yenilenebilir elektrik ilaveleri için rekor bir yıl olacağını öngörüyordu . Küresel ölçekli PV güneş  ve rüzgar santralleri de 2018 seviyelerinin yüzde 20 üzerine çıkacaktı. Dahası  Çin, Avrupa Birliği, ABD ve Hindistan’daki yenilenebilir politikaların bu hızlı büyümeyi desteklemesi bekleniyordu” diyen IEA Analisti Bahar, “Bununla birlikte, koronavirüs krizinden önemli ölçüde etkilenen bazı kilit pazarlarda, yenilenebilir projelere yatırım yapmayı hedefleyen büyük teşviklerin süresinin 2020 sonunda sona ermesi planlanıyor.

Çin ve ABD’de, proje sahipleri ve yatırımcılar Aralık 2020’de süresi dolan teşviklere hak kazanmak için rüzgar ve PV güneş projelerini  birbirine bağlamak durumundalar. Avrupa Birliği’nde  2020 yılı üye ülkelerin bağlayıcı yenilenebilir enerji hedeflerine ulaşması için bir kilometre taşı olarak görülüyor. Hindistan’da ise yenilenebilir projelerin finansmanı ve hayata geçirilmesi sürecinin Mart 2022’ye kadar ülkenin iddialı politika hedeflerine ulaşmak için bu yıl hızlanması gerekiyor.” diye konuştu.

ÇİN’DE GÜNEŞ PANELİ ÜRETİMİ YENİDEN HIZ KAZANIYOR

IEA analisti Bahar’ın açıklamalarına göre, “Yenilenebilir teknolojilerde önde gelen oyunculardan olan Çin’deki fabrikalar küresel güneş panelleri arzının yaklaşık yüzde 70’ini üretiyor. Diğer yüzde 10 ila yüzde 15’lik bölüm ise Güneydoğu Asya’da faaliyet gösteren Çinli şirketlerden geliyor. Şubat ayında, Çin’deki güneş PV üretim tesisleri, birkaç önemli eyalette koronavirüs ile ilgili kilitlenmeler nedeniyle üretimi duraklattı veya azalttı. Bu esnada Güneydoğu Asya, Hindistan ve ABD’deki çoğu fabrika ise  açık kaldı. Bazı sevkiyat gecikmelerine rağmen, Çin’deki güneş PV tedarik zinciri şimdi üretimi yeniden artırıyor ve çoğu fabrika gerekli sağlık önlemlerini alarak yavaş yavaş faaliyetlerine devam ediyor.”

RÜZGAR ENERJİSİ DAHA BAĞLI SEKTÖR

Heymi Bahar’a göre, rüzgar enerjisi tedarik zinciri güneş PV ile karşılaştırıldığında çok daha küresel olarak birbirine geçmiş bir sektör olarak görülüyor. Avrupa rüzgar türbinleri için önemli bir üretim merkezi durumunda ve Avrupa’daki fabrikalar başlangıçta şubat ayında Çin’den gelen parçaların tedarikinde aksamalar yaşadı. İtalya ve İspanya’daki üretim tesisleri, sıkı sınırlama önlemleri nedeniyle mart ortasından bu yana kapalı bulunuyor. Buna ek olarak, Hindistan’daki sokağa çıkma yasağı nedeniyle rüzgar türbini ve  PV güneş bileşeni üreticileri de dahil olmak üzere temel önemde olmayan üretim tesisleri nisan ortasına kadar kapalı kalacak.

Negatif etkiler birden fazla projenin “mücbir sebep” kapsamında ele alındığı Amerika Birleşik Devletleri’nde zaten hissediliyor. Tedarikçilerden gelen bildirimler, proje geliştiricilerini olası teslimat gecikmeleri hakkında uyarmış durumda. Diğer ülkelerdeki potansiyel lockdown-sokağa çıkma yasağı  önlemlerinin zamanlaması ve etkisi konusunda belirsizlik, dünya çapında birçok projenin tamamlanmasını daha da geciktirme riskini içinde barındırıyor. “

İNŞAATLAR YAVAŞLIYOR, TEŞVİKLER ELDEN KAÇABİLİR

Salgının etkisi yenilenebilir projeler üzerindeki inşaat faaliyetlerini  de yavaşlatıyor. Çok sayıda Avrupa ülkesi Hindistan ve bazı ABD eyaletlerindeki lockdown önlemleri, zorunlu olmayan işçilerin evde kalmasını gerektiriyor” diyen IEA Analisti “Bu gelişmeler kuşkusuz yatırımcı ve proje geliştiricilerin yerel yönetim ölçekli projelerini bu yıl sonuna kadar tamamlaması sürecini ve sözleşmeden doğan yükümlülüklerini yerine getirmelerini de etkileyecek. Çin’de tarife sübvansiyonlarına hak kazanabilmek için tüm rüzgar projelerinin 2020 yılı sonunda devreye alınması gerekiyor.

Amerika Birleşik Devletleri’nde, rüzgar proje geliştiricileri benzer bir durumdadır çünkü üretim vergisi kredisi almak için 2020 yılına kadar projelerin faaliyete geçmesini sağlamak zorundalar. Üretim unsurlarının tedariki yanı sıra inşaatlardaki muhtemel gecikmeler şirketlerin bazı haklardan yararlanmaları için belirlenen son tarihleri ve dolayısıyla önemli finansal teşvikleri kaçırma riskini de beraberinde getirebilir” diye konuşuyor.

NAKİT POZİSYONU GÜÇLÜ OLANLAR

IEA Kıdemli Analisti Bahar’a göre,  güçlü nakit pozisyonlarına sahip büyük geliştiriciler ve yatırımcı kuruluşlar bu inşaat gecikmelerini veya kısa ve orta vadede maruz kaldıkları ek maliyetleri karşılayabilir. Bununla birlikte durum, elindeki paraları daha az olan küçük proje geliştiricileri için daha belirsizdir. Onlar için gecikmeler mevcut borçların yeniden yapılandırılmasını gerektirebilir. Düşük maliyetli borçlara ve diğer finansman mekanizmalarına yeterli erişimin sağlanması, geliştiricilerin ve yatırımcıların mevcut durumda ve uzun vadede operasyonlarını sürdürebilmeleri için kilit önemde olacak.”

YENİLENEBİLİR ENERJİ EN BÜYÜK İSTİHDAM SAĞLAYICILARDAN BİRİ OLDU

Yenilenebilir enerji kaynaklarının günümüzde küresel elektrik tüketiminin neredeyse yüzde 30’una güç veren küresel ekonominin temel bir unsuru olarak kabul edildiğini belirten IEA Analisti Bahar  şöyle devam ediyor: “Yenilenebilir enerji karbondioksit (CO2) emisyonlarını ve hava kirliliğini azaltırken enerji güvenliğine de önemli katkı yapıyor. Yenilenebilir enerji endüstrisi, önemli bir küresel  istihdam alanı olarak ortaya çıkarken, temiz enerji geçiş sürecinde kilit önemde yeni bir yatırım ve inovasyon kaynağı durumunda bulunuyor. Giderek artan sayıda ülkede, hidroelektrik, rüzgar ve PV güneş santrallerinden elektrik üretme maliyetleri şimdi yeni inşa edilen fosil yakıt alternatifleriyle ya kıyaslanabilir durumda ya da daha düşük rakamlar sunuyor.”

Yerel yönetim ölçeğindeki santraller ve bağımsız enerji şirketlerinin yenilenebilir enerjiye yatırım yapan tek kuruluş olmadığını hatırlatan IEA Analisti şu bilgileri  veriyor: “Geçen yıl, küresel olarak kurulu bulunan tüm yenilenebilir kapasitelerin beşte biri, çatılarına veya iş sahalarına PV güneş panelleri monte eden bireylerden ve küçük-orta ölçekli işletmelerden oluşuyordu. Merkezi sistemden bağımsız işlev gören bu tarz PV güneş enerjisi kurulumları, geçen yıl küresel PV güneş enerjisi kurulumunun yüzde 40’ını oluşturuyordu.”

TEŞVİK PAKETLERİ EŞSİZ BİR FIRSAT SUNABİLİR

Şu anda politika yapıcıların doğal olarak koronavirüs pandemisinin yarattığı büyük halk sağlığı sorunlarıyla uğraşmaya ve yaygın bir finansal krizi önlemek için gerekli önlemleri almaya odaklanmış durumda olduğuna dikkat çeken Heymi Bahar görüşlerini şu cümlelerle özetliyor: “İlk olarak, politika yapıcılar, tedarik zinciri kesintileri veya işgücü kısıtlamalarından kaynaklanan gecikmeleri hesaba katmak için 2020’nin ötesinde projelerin devreye alınması için son tarihleri uzatabilir.

Bu yenilenebilir proje geliştiricilerinin mali durumlarını zor bir ekonomik bağlamda zayıflatabilecek mali cezalardan kaçınmalarını ve aynı zamanda nitelikli oldukları önceki teşvikleri korumalarını sağlayacaktır. İkincisi, hükümetlerin, gelecek teşvik paketleri yenilenebilir projeler için özel finansman önlemleri ve teşviklerini içerebilir. Bunlar yoğun makro ekonomik ölçekli  güneş ve rüzgar projelerine özellikle küçük geliştiriciler için de  zorlu makro ekonomik koşullar altında riskleri azaltmaya odaklanmalıdır. Üçüncüsü, yenilenebilir enerji kaynaklarına ilişkin kısa vadeli politika eylemleri bu 10 yılda sera gazı emisyonlarında hızlı bir zirve ve daha sonra dik bir düşüş elde etmeyi amaçlayan yeni orta ve uzun vadeli vizyonlarla uyumlu olmalıdır.

Yenilenebilir enerji kaynakları ve enerji verimliliği temiz enerji geçişlerinin ilerletilmesinde öncü rol oynayacaktır ancak bu endüstri sürekli ve tutarlı bir uzun vadeli politika vizyonuna ihtiyaç duymaktadır. Teşvik paketleri bu dönemde yenilenebilir enerji teknolojilerine yönelik fonların kapısını açmalı, tümüyle ticarileşmemiş fakat önemli oranda maliyet düşüşleri yaratma potansiyeli taşıyan yüzer rüzgar santralleri, deniz teknolojileri ve düşük karbonlu hidrojen üretim projelerine finansal kaynakların akışına katkı yapabilir. Teşvik paketleri ayrıca ülkelere dünyanın elektrik altyapısını hazırlama anlamında eşsizbir fırsat sunabilir.”

Recent Posts

  • IKEA 2030 döngüsel ekonomi vizyonu: Türkiye için ne vadediyor?
  • ESG’nin evrimi: Ricoh ve Unilever örnekleriyle sürdürülebilirliğin yeni yüzü
  • Türkiye’de her ilçeye bir gıda bankası hedefi: TİDER’den israfla mücadelede 15. yıl vizyonu
  • TÜREB, WindEurope 2025’te Türkiye’nin rüzgar gücünü tanıtacak
  • Trump’tan küresel ticarete tarife darbesi: Yeşil ekonomi ve Türkiye nasıl etkilenecek?

Recent Comments

  1. Seyfullah Pandır - Alfa Solar Enerji 2024 2. çeyrek finansal performansı
  2. Baha Ata - Metan emisyonlarını azaltan teknolojiler: Uydu ve iş birliğinin gücü
  3. İbrahim Günel - Metan emisyonlarını azaltan teknolojiler: Uydu ve iş birliğinin gücü
  4. Murat Türkmen - Türkiye’nin ilk yerli batarya enerji depolama sistemi
  5. Sadan KUCUKLER 0032 0476 400 480 Belcika - Türkiye’de güneş enerjisinde yeni dönem: Hücre entegrasyonu şartı ile gerçek üreticilere destek

Archives

  • Nisan 2025
  • Mart 2025
  • Şubat 2025
  • Ocak 2025
  • Aralık 2024
  • Kasım 2024
  • Ekim 2024
  • Eylül 2024
  • Ağustos 2024
  • Temmuz 2024
  • Haziran 2024
  • Mayıs 2024
  • Nisan 2024
  • Mart 2024
  • Şubat 2024
  • Ocak 2024
  • Aralık 2023
  • Kasım 2023
  • Ekim 2023
  • Eylül 2023
  • Ağustos 2023
  • Temmuz 2023
  • Haziran 2023
  • Mayıs 2023
  • Nisan 2023
  • Mart 2023
  • Şubat 2023
  • Ocak 2023
  • Aralık 2022
  • Kasım 2022
  • Ekim 2022
  • Eylül 2022
  • Ağustos 2022
  • Temmuz 2022
  • Haziran 2022
  • Mayıs 2022
  • Nisan 2022
  • Mart 2022
  • Şubat 2022
  • Ocak 2022
  • Aralık 2021
  • Kasım 2021
  • Ekim 2021
  • Eylül 2021
  • Ağustos 2021
  • Temmuz 2021
  • Haziran 2021
  • Mayıs 2021
  • Nisan 2021
  • Mart 2021
  • Şubat 2021
  • Ocak 2021
  • Aralık 2020
  • Kasım 2020
  • Ekim 2020
  • Eylül 2020
  • Ağustos 2020
  • Temmuz 2020
  • Haziran 2020
  • Mayıs 2020
  • Nisan 2020
  • Mart 2020
  • Şubat 2020
  • Ocak 2020
  • Aralık 2019
  • Kasım 2019
  • Ekim 2019
  • Eylül 2019
  • Ağustos 2019
  • Temmuz 2019
  • Haziran 2019
  • Mayıs 2019
  • Nisan 2019
  • Mart 2019
  • Şubat 2019
  • Ocak 2019
  • Aralık 2018
  • Kasım 2018
  • Ekim 2018
  • Eylül 2018
  • Ağustos 2018
  • Temmuz 2018
  • Haziran 2018
  • Mayıs 2018
  • Nisan 2018
  • Mart 2018
  • Şubat 2018
  • Ocak 2018
  • Aralık 2017
  • Kasım 2017
  • Ekim 2017
  • Eylül 2017
  • Ağustos 2017
  • Temmuz 2017
  • Haziran 2017
  • Mayıs 2017
  • Nisan 2017
  • Mart 2017
  • Şubat 2017
  • Ocak 2017
  • Aralık 2016
  • Kasım 2016
  • Ekim 2016
  • Eylül 2016
  • Ağustos 2016
  • Ocak 2016

Categories

  • AI
  • Biyokütle
  • Elektrikli Araçlar
  • Enerji Depolama
  • Etkinlikler
  • Güncel
  • Güneş
  • Hidroelektrik
  • Hidrojen
  • Jeotermal
  • Nükleer
  • Öne Çıkanlar
  • Röportaj
  • Rüzgar
  • Sürdürülebilirlik
  • Yazarlar
  • Yenilenebilir Enerji
  • Yeşil Ekonomi
  • Yeşil Endeks
  • Yeşil Haber'den
  • Yeşil İK
  • Yeşil Sanat
  • Yeşil Sözlük
  • Yeşil TV
NewsIgnifer

© 2025 NewsIgnifer - A Magrus project.

  • Bluesky
  • Facebook
  • Instagram
  • LinkedIn
  • Pinterest
  • TikTok
  • X
  • YouTube