NewsIgnifer
NewsIgnifer Menu
  • Çerezler ve Gizlilik İlkeleri
  • Checkout
  • Cookie Policy (EU)
  • Hakkımızda
  • Kullanım Koşulları
  • Login/Register
  • My account
  • Reklam & İletişim
  • Sample Page
  • Sürdürülebilirlik
  • Takip et
  • Teşekkürler
  • Yeşil Enerji, Enerji Hisseleri, Yeşil Endeks, Sürdürülebilirlik, Yeşil Ekonomi
  • Yeşil Haber Ekip
  • Yeşil Haber Yazarlar
  • Yeşil Haber’de en çok okunan 100 makale
  • Yeşil Haber’de öne çıkanlar
NewsIgnifer Logo

Search

HES’lerin rehabilitasyon ihalelerine hazır olun!

Ülkemizde hidroelektrik santral özelleştirmelerinin son birkaç yıldır oldukça yoğun olması, yenileme ve rehabilitasyon konusunu daha fazla gündeme getirecektir.

Özel sektöre geçen ve geçişi planlanan santrallerin yaş ortalamaları 25 -30 yıl arasındadır. Ayrıca EÜAŞ’ın işletmesini yürüttüğü birçok santralin yaş ortalamaları da bu seviyededir. Önümüzdeki dönemde yeni kurulan santraller kadar, ülkemizde halen çalışmakta olan özel sektör veya kamu tarafından işletilen HES’lerin rehabilitasyon ihalelerini daha sık duyacağız.

Bu yazımda kısaca rehabilitasyon sürecinde dikkat edilmesi gereken bazı parametrelerden bahsetmek istiyorum. İklim değişikliği riskinin gözardı edilemeyeceği bir döneme girdik. Hidroloji rejimlerinde ekstrem hareketlerin beklenmesi de kaçınılmazdır. Finansal kurumlar bu riski bertaraf etmek için iklim değişikliklerine karşı esnek yatırım projeleri istiyorlar, aynı zamanda projelendirmelerin ve dizaynın da iklim değişikliklerine uygun şekilde olması bekleniyor.

Dünya bankası, iklim adaptasyonunu şu şekilde tanımlıyor: “Küresel iklim değişikliklerine karşı dayanıklılık, zarar görmeksizin çıkmak ve reorganize olabilmek.”

İklim değişikliklerine karşı alınabilecek tedbirler arasında hassas ve toleransı düşük yapıları geliştirmek ve adaptasyon kapasitesini yükseltmek geliyor. Yönetmelikler ve kanunlar tarafından bakıldığında bu tür iklim değişikliklerine karşı daha dayanıklı, hatta değişimden daha yüksek enerji elde edebilen sistemlerin tasarım ve kullanımı ön plana çıkıyor.

İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ GÖZARDI EDİLMEMELİ

Hidroelektrik güç sistemleri çok uzun süreli ve geleneksel olarak geçmiş hidroloji bilgisine dayanarak dizayn edilmiştir. Ancak hidroelektrik sistemlerin uzun süreli tasarımları, altyapı ve donanımlarının iklim değişikliğinden etkilenmeyecek şekilde tasarlanmasını gerektirir.

Rehabilitasyon sürecinde dikkate alınması gereken önemli bir konu iklim değişikliklerinin dikkate alınması ve gelecek yıllar için öngörülen iklim değişikliklerine karşı esnek çözümler üretilebilmesidir.

İklim değişiklikleri, bölgesel yağış miktarı ve yıllık toplam akımı doğrudan etkiler. Meteorolojik rejimlerde ortalama sıcaklığın en küçük değişimi çok yüksek osilasyonlarda marjinal değişimlere, dolayısı ile günümüzde sıkça karşılaştığımız sel, dolu, kuraklık gibi doğal felaketlere sebep olmaktadır.

İklim değişikliği riski bu nedenle göz ardı edilmemelidir. İşletmecilerin, yönetmelik ve mevzuat hazırlayan kurumların, DSİ ve Meteoroloji Genel Müdürlüğü’nün ve finansal kurumların bu konuyu dikkate almaları gereklidir.

İşletmeci ve müşavir firmalar, gittikçe artan iklim ve hidroloji değişikliklerini öngörerek esnek dizayn yöntemleri geliştirmelidir. Planlama, dizayn ve işletme aşamalarında artık sadece geçmiş dönem hidroloji istatistikleri değil, gelecek dönem projeksiyonları dikkate alınmalı, bu amaçla yatırımcılar meteoroloji müdürlükleri ve DSİ gibi kurumlar ile işbirliğine gitmelidir.

PEKİ ESNEK DİZAYN NE DEMEKTİR?

Baraj güvenlik katsayılarının revizyonu, türbin kapasitelerinin daha yüksek seçimi, santral işletme yöntemlerinin optimizasyonu, meteorolojik verilerin daha detaylı yorumlanmasını gerektirir. Santral dizaynında belirli taşkın debileri dikkate alınıyor ancak iklim değişiklikleri dikkate alındığında ekstrem durumlara daha geniş bir perspektiften bakmak gereklidir.

Örnek bir rehabilitasyon projesi, Tacikistan (126 MW Qairokkum HES Projesi)

2014 yılında EBRD, Tacikistan Resmi Elektrik Üretim Şirketine ait bu projenin rehabilitasyonuna finansman sağlamak için anlaşmaya varmıştır.

Tacikistan’ın elektrik üretimi neredeyse tamamen hidroelektrik santrallere bağlıdır, dolayısı ile hidrolojideki en küçük değişimin enerji arz güvenliğine ve halkın enerji temin konforuna etkisi büyük boyutta olacaktır.

Rehabilitasyon projesinde çok yenilikçi bir yaklaşım uygulanmıştır. İlk olarak iklim değişikliklerinin santral işletmesine etkileri detaylı bir şekilde analiz edilmiş ve modellenmiştir. Birçok hidro-iklimsel senaryo oluşturulmuş ve rezervuar alanı akışının bu senaryolara göre potansiyel değişimi daha net anlaşılmıştır.

Rakam ile konuşmak gerekirse, 2050 yılına kadar -%10 ila + % 20 arasında sıcaklık değişimleri; 2080 yılına kadar ise -%15 ila +%30 arasında sıcaklık değişimleri öngörülmüştür. Tüm bu veriler çerçevesinde bir hidroloji modeli oluşturulmuş ve rezervuarın iki katına çıkacağı öngörülmüştür. Tüm senaryolarda, iklim değişikliği ve hidroloji modelin elektrik üretimini ne kadar değiştirdiği görülmüştür.

İklim değişimi senaryoları :

2050 Sıcaklık Yağış miktarı
Sıcak, kurak +4 oC –  % 10
Orta +3 oC               +  % 5
Ilık, nemli +1,5 oC               + % 20
2080 Sıcaklık Yağış miktarı
Sıcak, kurak +4 oC –  % 15
Orta +4 oC               +  % 5
Ilık, nemli +4 oC               + % 30

 

Senaryo 1 Senaryo 2 Senaryo 3
Birinci senaryoda tüm türbinlerin değişeceği öngörülmüştür. Yeni türbinlerde aynı toplam debi ( 177 m3/s ) geçecektir, ancak verim değerleri çok daha yüksek olacaktır. Santralin toplam kurulu kapasitesi rehabilitasyondan sonra 174 MW olacaktır. Senaryo 2’de tüm türbinlerin değiştirilmesi, aynı zamanda bir adet 40 MW gücünde yeni ilave türbin kurulumu öngörülmüştür. Toplam kurulu güç 214 MW olacaktır. Senaryo 3’te sadece dört türbinin yenilenmesi planlanmıştır. Kalan iki türbin, ömrü boyunca çalışmaya devam edecektir. Kalan iki türbin zamanla verim ve kapasitesi düşeceği için, toplam kurulu güç te zamanla aynı oranda düşecektir. Rezervuar kapasitesinin zamanla azalması durumu için bu senaryo düşünülmüştür.

Bir sonraki aşama ise tesisin güvenli ve optimum şekilde işletilebilmesi için gerekli yapısal dizaynın yapılması idi. Tamamen yeni bir projeden farklı olarak, rehabilitasyon projelerinin kendine özgü farklı zorlukları ve limitleri vardır. Türbin dizaynı ve türbin adedinde çok değişikliğe gidilemez.

Ekonomik nedenlerden ötürü genel santral dizaynı ve yerleşiminin aynı kalmasına karar verilmiştir. Sonuç olarak sadece türbin tarafında iyileştirmeye gidilmesine ve yeni türbinlerin dizaynına karar verilmiştir. Her bir ünite 29 MW gücünde yeni türbinler ile değiştirilecek ve 6 adet türbin ile toplam 179 MW kurulu güç elde edilecektir.

Recent Posts

  • IKEA 2030 döngüsel ekonomi vizyonu: Türkiye için ne vadediyor?
  • ESG’nin evrimi: Ricoh ve Unilever örnekleriyle sürdürülebilirliğin yeni yüzü
  • Türkiye’de her ilçeye bir gıda bankası hedefi: TİDER’den israfla mücadelede 15. yıl vizyonu
  • TÜREB, WindEurope 2025’te Türkiye’nin rüzgar gücünü tanıtacak
  • Trump’tan küresel ticarete tarife darbesi: Yeşil ekonomi ve Türkiye nasıl etkilenecek?

Recent Comments

  1. Seyfullah Pandır - Alfa Solar Enerji 2024 2. çeyrek finansal performansı
  2. Baha Ata - Metan emisyonlarını azaltan teknolojiler: Uydu ve iş birliğinin gücü
  3. İbrahim Günel - Metan emisyonlarını azaltan teknolojiler: Uydu ve iş birliğinin gücü
  4. Murat Türkmen - Türkiye’nin ilk yerli batarya enerji depolama sistemi
  5. Sadan KUCUKLER 0032 0476 400 480 Belcika - Türkiye’de güneş enerjisinde yeni dönem: Hücre entegrasyonu şartı ile gerçek üreticilere destek

Archives

  • Nisan 2025
  • Mart 2025
  • Şubat 2025
  • Ocak 2025
  • Aralık 2024
  • Kasım 2024
  • Ekim 2024
  • Eylül 2024
  • Ağustos 2024
  • Temmuz 2024
  • Haziran 2024
  • Mayıs 2024
  • Nisan 2024
  • Mart 2024
  • Şubat 2024
  • Ocak 2024
  • Aralık 2023
  • Kasım 2023
  • Ekim 2023
  • Eylül 2023
  • Ağustos 2023
  • Temmuz 2023
  • Haziran 2023
  • Mayıs 2023
  • Nisan 2023
  • Mart 2023
  • Şubat 2023
  • Ocak 2023
  • Aralık 2022
  • Kasım 2022
  • Ekim 2022
  • Eylül 2022
  • Ağustos 2022
  • Temmuz 2022
  • Haziran 2022
  • Mayıs 2022
  • Nisan 2022
  • Mart 2022
  • Şubat 2022
  • Ocak 2022
  • Aralık 2021
  • Kasım 2021
  • Ekim 2021
  • Eylül 2021
  • Ağustos 2021
  • Temmuz 2021
  • Haziran 2021
  • Mayıs 2021
  • Nisan 2021
  • Mart 2021
  • Şubat 2021
  • Ocak 2021
  • Aralık 2020
  • Kasım 2020
  • Ekim 2020
  • Eylül 2020
  • Ağustos 2020
  • Temmuz 2020
  • Haziran 2020
  • Mayıs 2020
  • Nisan 2020
  • Mart 2020
  • Şubat 2020
  • Ocak 2020
  • Aralık 2019
  • Kasım 2019
  • Ekim 2019
  • Eylül 2019
  • Ağustos 2019
  • Temmuz 2019
  • Haziran 2019
  • Mayıs 2019
  • Nisan 2019
  • Mart 2019
  • Şubat 2019
  • Ocak 2019
  • Aralık 2018
  • Kasım 2018
  • Ekim 2018
  • Eylül 2018
  • Ağustos 2018
  • Temmuz 2018
  • Haziran 2018
  • Mayıs 2018
  • Nisan 2018
  • Mart 2018
  • Şubat 2018
  • Ocak 2018
  • Aralık 2017
  • Kasım 2017
  • Ekim 2017
  • Eylül 2017
  • Ağustos 2017
  • Temmuz 2017
  • Haziran 2017
  • Mayıs 2017
  • Nisan 2017
  • Mart 2017
  • Şubat 2017
  • Ocak 2017
  • Aralık 2016
  • Kasım 2016
  • Ekim 2016
  • Eylül 2016
  • Ağustos 2016
  • Ocak 2016

Categories

  • AI
  • Biyokütle
  • Elektrikli Araçlar
  • Enerji Depolama
  • Etkinlikler
  • Güncel
  • Güneş
  • Hidroelektrik
  • Hidrojen
  • Jeotermal
  • Nükleer
  • Öne Çıkanlar
  • Röportaj
  • Rüzgar
  • Sürdürülebilirlik
  • Yazarlar
  • Yenilenebilir Enerji
  • Yeşil Ekonomi
  • Yeşil Endeks
  • Yeşil Haber'den
  • Yeşil İK
  • Yeşil Sanat
  • Yeşil Sözlük
  • Yeşil TV
NewsIgnifer

© 2025 NewsIgnifer - A Magrus project.

  • Bluesky
  • Facebook
  • Instagram
  • LinkedIn
  • Pinterest
  • TikTok
  • X
  • YouTube