İngiltere ve İrlanda enerji piyasalarında analiz, raporlama ve danışmanlık hizmetleri sunan Cornwall Insight adlı kuruluşun tahminlerine göre, offshore (deniz üstü) rüzgar santralleri kurulum ve enerji üretim maliyetleri açısından 2028 yılına kadar onshore (kara) rüzgar santrallerini rekabette geri bırakabilir.
Raporda, Offshore rüzgar teknolojilerinin hızlı geliştiğine ve maliyetlerin düştüğüne ayrıca iletim kayıplarının ve bağlantı ücretlerinin gerilemeye başladığına dikkat çekildi.
Rapora göre, karadaki rüzgar santralleri mevcut durumda yenilenebilir enerjide en ucuz seçenek olmayı sürdürüyor. Ancak gelecek 10 yıl içinde offshore rüzgar santralleri karaya göre daha ucuz hale gelebilecek.
Offshore rüzgar santralleri son yıllarda önemli yeniliklerle tanıştı. Türbinler daha yüksek ve daha geniş hale gelirken, kanatların boyutu da daha çok rüzgarı yakalayacak şekilde uzatıldı.
Yapılan hesaplamalara göre, offshore rüzgar santrallerinin ortalama kurulum maliyeti 2028 yılına gelindiğinde onshore yani karadaki rüzgar santrallerinin maliyetinden daha düşük olacak.
10 VE 12 MEGAWAT İLE HACİMLER BÜYÜYOR
Cornwall Insight şirketin yetkilisi Tom Edwards, “Yenilenebilir enerji piyasası bir geçiş dönemi yaşıyor ve offshore santraller en ucuz temiz enerji kaynağı olarak karadaki rüzgar santrallerinin önüne geçecek ve bu çok uzak bir gelecekte değil yakın bir zamanda gerçekleşecek“ dedi.
Offshore rüzgar santrallerinin türbin hacimlerinin artmakta olduğuna dikkat çeken Tom Edwards, ”Offshore santraller sürekli bir yenileşme içinde ve türbin boyutlarının büyümesi bu maliyet konusunda önemli bir etkiye sahip. Şu an sahada 8 megawatlık tirbünler var ama şimdi teknoloji geliştikçe daha geniş boyutlu 10 MW ve 12 MW’lık türbinler kullanılmaya başlanacak” dedi.
KARBONSUZLAŞTIRMA İÇİN ÖNEMLİ
Ölçek ekonomisi temelinde işletilen rüzgar santrallerinde maliyetlerin düşmesinin kaçınılmaz olduğunu belirten Tom Edwards, ”Karadaki rüzgar türbinlerinde bir yükseklik sınırı var ve bu sınır korundukça karadaki projelerin maliyet avantajı üstünlüğünü yakalaması zor olacak. Karadaki rüzgar santralleri de denizdeki kuzenleri gibi aynı rotayı izlemeli. Bu şekilde sadece tüketiciye fayda sağlamayacak, hükümetlerin de karbon azaltımı hedeflerine ulaşmasına yardımcı olacak.
Karadaki santraller için uygulanan sınırlamaların gevşetilmesi sadece yeni inşa edilecek karadaki rüzgar santralleri için değil, mevcut projelerin optimal enerji üretebilir hale gelmesi için de önemli” dedi.