Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Yenilenebilir Enerji Genel Müdürü Oğuz Can, Jeotermal Elektrik Santral Yatırımcıları Derneği (JESDER) tarafından geçtiğimiz hafta düzenlenen Türkiye Jeotermal Çalıştay ve Kongresi’nin açılışında yaptığı konuşmada, sektörün dönüşümünde yenilenebilir enerjinin ucuzlamasına ek olarak, üretim santrallerinin esnekliği, yeni teknoloji ve trendlerin takibi, verimlilik gibi alanların öncelikle etkisi bulunduğunu anlattı.
Jeotermal enerjide 2023 için 1000 MW (megavat) olarak öngörülen kurulu gücün aşılarak 2 bin megavata doğru ilerlediğine işaret eden Can, şöyle devam etti: “Türkiye jeotermalde dünya genelinde kurulu güçte dördüncü oldu. Jeotermal enerjide, 2023 ve 2030 planlamasında belli bir potansiyelin bulunduğu, hedefin ise katlanarak 4 bin MW civarına revize edildiğini görüyoruz. Çalışmalara kesintiye gitmeden devam edilmesi gerekiyor.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı olarak jeotermal enerjinin stratejik ve önemli gelişim sürecinin devam ettirilmesi gereken bir sektör olduğunu düşünüyoruz. Kapasite açısından yeni sahaların ortaya konulması, özellikle de yeni alanların oluşturulmasında da kendi içinde sistematik içinde yürütülmesi gerekiyor.
Enerjide emre amadenin artırılması gerekiyor, jeotermal santrallerin çalışmasına bakıldığında bir çok açıdan gelişim alanı olduğunu görüyoruz.”
“JEOTERMAL PROJELERDE HIZ KESMEYİN”
Jeotermal enerjide sektörün çalışma alanlarının son yıllarda zenginleştiğini ifade eden Can, “Elektrik üretimi yanında, tarımsal faaliyetlerde jeotermal faaliyetlerin yaygınlaştırılması gerekiyor. Teknik ve ekonomik olması şartıyla bu uygulamaları destekliyoruz” diye konuştu.
2020 sonrasındaki teşvik sistemlerine yönelik çalışmaların sürdüğünü aktaran Can, sektörde proje geliştirenlerin bu anlamda jeotermalde hız kesmemeleri gerektiğini söyledi.